Madrid Krallık Yazlık Sarayı

 

5 Nisan 2008 Cumartesi, Madrid…

Madrid’de üçüncü günümüz. İlk iki gün, rehberli ve rehbersiz olarak Madrid’in görülmesi gereken meydanları, bulvarları, caddeleri ve sokakları, genellikle yürüyerek gezdik eşimle.

Bugün, kişi başı 60 Euro ödediğimiz, Madrid dışındaki Kraliyet Yazlık Sarayı ile Madrid'in yaklaşık 90 kilometre kuzeybatısında yer alan tarihi ve turistik bir şehir olan Segovia var.

Önce, Madrid’in yaklaşık 80 km kuzeyindeki Royal Palace of La Granja of San Ildefonso olarak bilinen Kralın yazlık sarayına gidilecek.

Saat 7.30 civarında yapılan güçlü bir kahvaltıdan sonra otelimiz Barcelo’dan ayrılarak tur otobüsümüzde yerimizi aldık.

Madrid'den ayrıldığımızda hava günlük güneşlikti. Yazlık Saray yerleşkesine ulaşmadan önce kar yağışı başlamıştı. Hayretler içinde kaldık.


Demir bey, sormamıza meydan vermeden açıklamalara girişti. Ankara Beypazarı’nın 50 kilometre kuzeyinde, denizden 1600 metre yüksekte; sarıçam, karaçam ve köknar ormanları arasındaki ”Eğriova Yaylası” Ankaralıların yaylasıdır.

Madrid ve Madridlilerin yaylası da Segovia ve 7 kilometre uzağındaki Granja kasabasıdır. Madrid günlük güneşlik iken, Granja ‘da kar olabilir. Diyen rehberimiz Demir Bey, Ganja’da, Fransa’daki Versallais Saraylarının bahçelerinin örnek alındığı İspanya’nın Kraliyet yazlık sarayı ve bahçesinin mutlaka görülmesi gerektiğini anlattı. Bu arada, Granja kasabasına da gelmiştik.

Yolculuğumuz, havanın yağışlı olması nedeniyle, umulandan fazla olmuş ve bir buçuk saati bulmuştu. Granja kasabası da kar altındaydı, ancak, kar yağışı durmuştu. Ben ve eşim, böyle bir hava beklememiştik. Özellikle, eşimin ayakkabıları spor ve yazlıktı. Granja’daki gezi boyunca, ayaklarından ısı kaybederek üşüdü. Bereket hastalanmadı.

Granja’nın; çam ormanlarıyla kaplı, 2 bin metrelik Guadarrama Sıradağlarının eteklerinde, pınarların ve eriyen karların beslediği Eresma ve Clamores ırmaklarının buluşma noktasındaki dev bir kaya kütlesinin üzerine kurulmuş bir kent olduğunu öğreniyoruz rehberimizden.

Granja adı da ”Çiftlik” ya da ”Çiftlik Evi” kökeninden gelmiş. ” La Granja” ve Başpiskopos, San İldefonso’ya ayrıldığından, San İldefonso’nun çiftliği anlamında ”La Granja de San Ildefonso” adını almış yerleşim bölgesi.

Yazlık saraya en yakın olan meydanda park eden otobüsten inerek, rehberimizin peşinden yürümeye başlıyoruz. Rotamız üzerinde bir kiliseye rastlıyoruz. Eşimin, kapısında durup, içeri girdiği kilisenin kökeni, San Ildefonso tarafından kurulması istenen Şapel olsa gerek. Kilisede panorama tik bir ziyaretten sonra, kiliseyi geçiyoruz.

Kraliyet sarayına ulaşmadan önce, yoğun karla yolda rehberimizin tanıtım eşliğinde Royal Palace of La Granja de San Ildefonso saray bölgesin de girmiştik. Etrafında toplandığımız rehberimiz Demir Bey, müze haline getirilmiş antik saray ve bahçeleri hakkında oldukça ayrıntılı bilgi verdi.

La Granja de San Ildefonso Kraliyet Yazlık Sarayı, İspanya'nın en etkileyici tarihi yapılarından biridir.

La Granja de San Ildefonso, 18. yüzyılda Kral V. Felipe tarafından inşa edilmiştir. Saray, Fransa'daki Versailles Sarayı'ndan esinlenerek tasarlanmış ve İspanyol kraliyet ailesinin yazlık ikametgahı olarak kullanılmıştır.

Saray, barok ve klasik mimari tarzlarının bir karışımını yansıtır. İç mekanları, zarif süslemeler, freskler ve antika mobilyalarla donatılmıştır.

Sarayın geniş bahçeleri, Versailles Bahçelerinden ilham alınarak tasarlanmıştır. Bahçelerde, heykeller, çeşmeler ve su kanalları bulunmaktadır. Özellikle bahar ve yaz aylarında, bahçeler muhteşem bir manzara sunar.

Sarayın bahçelerinde yer alan 26 anıtsal çeşme, mitolojik öyküler ve alegorik sahnelerle süslenmiştir. Bu çeşmeler, bahçelere fantastik bir hava katmaktadır.

La Granja de San Ildefonso, Madrid'in yaklaşık 80 km kuzeyinde yer alır. Saraya ulaşım, özel araç veya tur otobüsleri ile sağlanabilir.

Saray ve bahçeler, yıl boyunca ziyaretçilere açıktır. Ancak, ziyaret saatleri mevsimlere göre değişiklik gösterebilir.

Sarayın ve bahçelerin ziyaret edilmesi için belirli bir giriş ücreti bulunmaktadır.


La Granja de San Ildefonso, İspanya'nın zengin tarihini ve kültürel mirasını keşfetmek isteyenler için mutlaka görülmesi gereken bir yerdir.

Restorasyondaki müze-saray kapalı olduğundan anıtsal bahçeleri gezip, alegorik sahnelerle süslenmiş heykel ve çeşmeleri inceleyip fotoğraflarını, fotoğraflarımızı çekmekle yetindik.

Segovia ‘ya gitmek üzere, tekrar tur otobüsümüzde yerlerimizi aldık.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Paris Sen Nehri

Deniz ve Kültür Başkenti Muğla

Küresel Portekiz İmparatorluğu